Kaliteli çiçek balları polen yoğunluğu açısından zengin olmalıdır. Polen yoğunluğu zengin olan bal aminoasitler bakımından da zengindir.Prolin değeri 20 aminoasitten biridir ve balın kalitesini belirlemektedir. Türk Gıda Kodeksi Bal Tebliği’ne göre gerçek balda prolin miktarı en az 300mg/kg olmalıdır. Kaliteli bir çiçek balında ise bu değer 450-500mg/kg’ye kadar çıkar. Tüketicilerin kaliteli balı tadından, renginden, akışkanlığından anlaması tam anlamıyla mümkün değildir. Çiçek balının kalitesini anlamak için mutlaka bal analiz sonuçlarına bakılmalıdır. Bunun dışında çiçek balının nerede üretildiği mutlaka araştırılmalıdır. Bal, yüksek rakımlı yaylalarda üretiliyorsa elverişli bir iklim ve bitki örtüsünden dolayı daha kaliteli bir çiçek balı elde edilir.
Kaliteli ve besleyici değerler açısından yüksek olan tüm bal çeşitlerinin insan vücudu açısından kendine özgü faydası vardır. Örneğin Kestane Balı mideye ve boğaz ağrılarına iyi gelirken, çam balı kalbe ve damar tıkanıklıklarına iyi gelmektedir. Çiçek ballarından çeşit çok fazla olduğu için her çiçek balının şifalı olduğu söylemek mümkün değildir. Örneğin arıcının kovanları ayçiçeği tarlasının yanında ise üretilen bal yine çiçek balı olacaktır. Fakat tarımsal üretim sonucu elde edilen bir bitki olan ayçiçeğinden toplanan polenlerle şifalı bir bal elde etmek mümkün değildir. Çiçek ballarının faydasından yararlanabilmek için yüksek rakımlı yaylalarda üretilen yayla çiçek ballarından tüketmek gerekir.
Böylece üst solunum yolları enfeksiyonlarında, mide bağırsak problemlerinde, soğuk algınlığı, nezle, grip gibi rahatsızlıkları önlemede çiçek ballarından yararlanılabilir. Ayrıca düzenli bal kullanımı bağışıklık sistemini güçlendir, gün boyu dinç ve zinde olmanızı sağlar, enerji verir.
Tüm gıdalar gibi balın da aşırı tüketiminden kaçınmak gerekir. Bal, son derece faydalı bir besin olsa da gün içinde çok fazla bal yemek vücudumuzun tepki vermesine neden olacaktır. Bu tepkiler zaman zaman kusma ve ishal gibi rahatsızlıklar olabilir. Ayrıca şeker hastalığı olan ve fazla kilolu kişilere bal tüketimi önerilmemektedir. İçindeki alerjen bileşiklerden dolayı 1 yaşından küçük çocukların bal yemesi de sakıncalı bulunmaktadır
Balda kaliteyi belirleyen en önemli unsur, balın üretildiği bölgenin bitki örtüsü ve iklimidir. Arılar hangi çiçeğe, bitkiye ulaşabilirlerse o bitki örtüsünün özelliklerini çiçek ballarına yansıtırlar. Bu nedenle kovanların konulduğu yer olan arılığın seçimi çok önemlidir. Kaliteli bir çiçek balı üretebilmek için endemik ve relikt bitkiler açısından zengin olan yüksek rakımlı yaylalar tercih edilmelidir. Yüksek rakımlı yaylalarda konaklatılan arılar; temiz su, kaliteli bitki örtüsü ve sanayi faaliyetleriyle kirletilmemiş bir doğaya ulaşırlar. Böylece son derece kaliteli, doğal ve organik çiçek balları üretirler. Buket Bal’ın en önemli özelliği peteklerimizin konulduğu noktalar uydu ile tespit edilmiş öncesinde yeri belirlemek için kalite analizlerinin yapılıp konumlandırıldığı noktalardır.
Kaliteli çiçek ballarının en önemli özelliği balın içinde bulunan polenlerin çeşitliliğidir. Polen çeşitliliğinin sağlanabilmesi için arıların bin bir farklı çiçeğe ulaşabilmesi gerekir. Özellikle tarımsal faaliyetlerden uzak, ayçiçeği gibi kültür bitkilerinin olmadığı, doğal dağ ve kır çiçekleriyle beslenen arılar; polen çeşitliliği ve besleyicilik açısından çok daha zengin ve kaliteli ballar üretirler.
Balda kirlik bütün bal çeşitleri için risk olsa da özellikle çiçek ballarında daha sık görülen bir durumdur. Bunun nedeni tarımsal kökenli çiçeklerden nektar alan arıların, tarım ilaçları ve kimyasal gübrelerden etkilenmesidir. Bal üretimi oldukça zahmetli ve zor bir süreçtir. Aylar süren üretim sırasında arının maruz kaldığı herhangi bir kimyasal kirlilik hasat dönemi bal analizlerinde hemen karşımıza çıkmaktadır. Bu nedenle çiçek balı üretimi sırasında; tarımsal ilaçlama yapılan bölgelerden, kimyasal gübreleme olan topraklardan ve kimyasal atıkların ulaşabildiği sulardan kesinlikle uzak durmak gerekir.
Balda katkı maddesi son derece hassas bir konudur. Çünkü bal üretimi sırasında herhangi bir sahtecilik yapılmamış olsa bile, paketleme sırasında ticari kaygılar nedeniyle bir takım işlemler yapılmış olabilir. Bu nedenle tüketicilerin çiçek balarında her hangi bir katkı maddesi olmadığından, pastörizasyon gibi işlemlerin yapılmadığından, kovandan çıktığı gibi ham halde kavanozlandığından emin olmaları gerekir. Ülkemizde son dönemlerde ticari glikoz ve balın aromasını yakalayabilmek için çeşitli ekstraklar kullanılarak sahte ballar üretilip piyasaya arz edilmektedir.
Ham bal, ısıl işlem görmemiş balın en doğal ve saf halidir. Herhangi bir ısıtma pişirme işlemi geçirmediğinden içeriğindeki polen ve enzimler korunur. Endüstriyel uygulamalara maruz kalmamıştır. Aslında ham bal arının bize sunmuş olduğu doğal bal anlamına gelen çiğ baldır. Ticari kaygılar nedeniyle balın kristalleşmesini önlemek adına pastörizasyon yapılır. Hem şekerlenmesini önlemek, hem de raf ömrünü uzatmak için bala 60 dereceden 100 dereceye kadar ısıl işlem uygulanır.Kanserejon olan Hidroksi Metil Furfural (HMF) açığa çıkar. Bu işlem şekerlenmeye sebep olan değerli polen bileşenlerini baldan uzaklaşır. Balın doğal içeriğini etkileyen bu işlemden dolayı pastörize bal tüketimi önerilmez. Balın doğal özelliklerinin korunarak tüketilebilmesi için ham olduğundan emin olmamız gerekiyor. Buket Bal ile doğal katkısız saf ballar üretiyoruz. Hasat zamanı sağdığımız balları kovandan çıktığı gibi doğal ve ham haliyle sizlere sunuyoruz.
Bal arıları ürettikleri balları kovanın içindeki peteklere depolarlar. Petek balların üzerindeki sır tabakası kaldırılarak petekler süzme işleminden geçirilirse elde edilen bal süzme bal olur. Süzme bal kimyasal işlemden geçmediği için doğallığı ve ham yapısı bu durumdan etkilenmez. Yalnızca süzme işleminin uygulandığı, pastörizasyon ve ultrafilitrasyon gibi balın besin değerini ve polen yoğunluğunu azaltan işlemlerin uygulanmadığı süzme ballar; petek balla aynı besin değeri ve enzim yoğunluğundadır. Katkı ve koruyucu madde içermeyen doğal süzme balların tüm kontrolleri yapılmışsa güvenle tüketebilirsiniz.
Satın aldığımız balın laboratuvar analiz sonuçları kesin ve doğru bilgiyi veren en güvenli yöntemdir. Burada kalitesi için dikkat edilecek nokta, hangi yörede üretildiğidir. Bölgenin sahip olduğu bitki florasının zenginliği, iklimi, bitkilerin tarım yönetmenliğine uygun yetiştirilip yetiştirilmediği, doğal yaşamı tehdit eden herhangi bir kimyasal ve zehirli atığa maruz kalıp kalmadığından emin olmamız gerekiyor. Gerçek bal üretiminde arının ne ile beslendiği bir diğer önemli konudur. Doğal nektar dışında, glikoz şurubundan yapılmış şerbet veya kek ile beslenen arının yaptığı bal yada insanların glikoz şurubu ile hazırladıkları ballar sahte bal diye adlandırılır. Balın içeriğinde katkı maddesi, tarım ilacı ve şeker şurubu olup olmadığını anlamanın en iyi yolu analizi yapılmış olanları tercih etmektir. Hakiki balda, doğal nektardan alınması gereken prolin proteini bulunmalıdır. Buket Balları olarak yüksek prolin değerli bal üretmekten gurur duyuyoruz. Besin değerleri açısından her bölgede arıcılık ve bal üretimi yapmak doğru değildir. Özellikle yöresel ballar ve yayla balı için bölgenin zenginliği, rakım yüksekliği, arıların nektar bulmak için katetmiş oldukları uçuş mesafesi gibi kriterler balın kalitesini önemli ölçüde etkiler. Bayburt İli Buğdaylı Köyü Yüksek Rakım Yayla Çiçek Balı, sahip olduğu endemik bitki çeşitliliği, rakım yüksekliği, etrafında doğal yaşamı tehdit edecek zehirli ve kimyasal atıkların bulunmaması gibi özellikleriyle gerçek yayla balı olma özelliğini korumaktadır.